Bağırsaklar, vücudumuzun ikinci beynidir. Düzgün çalışmazlarsa tüm organlar etkilenir. Bağırsaklar tüm organlara yediklerimizden gerekli miktarda besinleri göndererek, organların durmaksızın çalışmasını sağlar. Bu işlevini yerine getirebilmesi için de bağırsakların düzgün çalışması gerekir. Bağırsakların düzgün çalışmasının anahtarı probiyotiklerdir. Probiyotik içeriği en zengin olan besin ise kefirdir.
Düzenli kefir tüketmek, yüksek tansiyonu düzenleme ve dengeleme de etkilidir...
Kefir, bağışıklık sistemimizi güçlendiren en iyi besinlerden biridir...
Bağışıklık (immün) sistemi, insan vücudunu hastalıklara karşı koruyan kalkan vazifesi görür. Bağışıklık (immün) sisteminin zayıflaması, başta grip ve soğuk algınlığı gibi önemsiz rahatsızlıklar dahil birçok hastalıkların daha kolay ortaya çıkması ile sonuçlanır. Günlük olarak kefir mayası ile sütün mayalanarak kefir tüketimi yapılması bu risklerin önüne geçilmeye destek sağlar.
Kişinin sezaryen ile doğmuş olması veya bebekliğinde anne sütü ile beslenmemiş olması bağırsaklardaki probiyotiklerin çok çok az olmasına neden olur. Bu da kişinin tüm sağlığını olumsuz yönde etkileyecek bir faktördür. Bu sorun daha sonrasında kefir ve benzeri probiyotikler tüketerek bir parça giderilebilir. Fakat anne ve anne adaylarının bu hususa doğum yapmadan bilmeleri ve dikkatli davranmaları,bebeklerin daha sağlıklı olmasını sağlayacaktır.
Antibiyotikler, bağırsaklardaki probiyotiklerin %95'ini öldürür. Bunun sonucunda ciddi kabızlık veya ishal sorunları çekilebilir. Bu sonunun önüne geçmenin en sağlıklı ve pratik yolu kefir tüketmektir. Kefir içeriğindeki probiyotiklerle, bağırsağın kaybettiği probiyotikleri kısa sürede yerine getirir.
Düzenli kefir tüketmek, yüksek tansiyonu düzenleme ve dengeleme de etkilidir...
Kefir, bağışıklık sistemimizi güçlendiren en iyi besinlerden biridir...
Bağışıklık (immün) sistemi, insan vücudunu hastalıklara karşı koruyan kalkan vazifesi görür. Bağışıklık (immün) sisteminin zayıflaması, başta grip ve soğuk algınlığı gibi önemsiz rahatsızlıklar dahil birçok hastalıkların daha kolay ortaya çıkması ile sonuçlanır. Günlük olarak kefir mayası ile sütün mayalanarak kefir tüketimi yapılması bu risklerin önüne geçilmeye destek sağlar.
Kişinin sezaryen ile doğmuş olması veya bebekliğinde anne sütü ile beslenmemiş olması bağırsaklardaki probiyotiklerin çok çok az olmasına neden olur. Bu da kişinin tüm sağlığını olumsuz yönde etkileyecek bir faktördür. Bu sorun daha sonrasında kefir ve benzeri probiyotikler tüketerek bir parça giderilebilir. Fakat anne ve anne adaylarının bu hususa doğum yapmadan bilmeleri ve dikkatli davranmaları,bebeklerin daha sağlıklı olmasını sağlayacaktır.
Antibiyotikler, bağırsaklardaki probiyotiklerin %95'ini öldürür. Bunun sonucunda ciddi kabızlık veya ishal sorunları çekilebilir. Bu sonunun önüne geçmenin en sağlıklı ve pratik yolu kefir tüketmektir. Kefir içeriğindeki probiyotiklerle, bağırsağın kaybettiği probiyotikleri kısa sürede yerine getirir.
Konular:
blog